Borçlarınızı ödemek artık mümkün değilse, yapılandırma girişimleriniz sonuçsuz kaldıysa ve alacaklılarla uzlaşma yolları tükendiyse, iflas başvurusu gündeme gelebilir. Ancak unutmayın, iflas son çare olmalı. Bu süreç hem psikolojik olarak yıpratıcıdır hem de maddi sonuçları yıllar boyunca sizi etkileyebilir. Dolayısıyla, bu kararı almadan önce bütün alternatifleri değerlendirmeli ve mutlaka uzman bir avukattan destek almalısınız.

İflas Türkiye’de Nasıl İşliyor?

Türk hukuk sisteminde iflas, genellikle ticaret erbapları için geçerlidir. Gerçek kişiler, yani bireyler için doğrudan iflas başvurusu yapılamaz; ancak tacir sıfatı taşıyanlar iflas talebinde bulunabilir. Tüketiciler için doğrudan bir “kişisel iflas” sistemi olmasa da, borç yapılandırma, konkordato ve bireysel haciz erteleme gibi alternatifler vardır.

Eğer şirket sahibiyseniz veya vergi levhanız varsa, yani ticari faaliyet gösteriyorsanız, borçlarınızı ödeyemediğinizde mahkemeye başvurarak iflas ilan edebilirsiniz. Bu durumda, mal varlığınız iflas idaresi tarafından yönetilir ve borçlarınız sırasıyla alacaklılara dağıtılır.

İflas Türleri ve Türkiye’deki Uygulamaları

Amerikan sisteminde yer alan “Bölüm 7”, “Bölüm 11” ve “Bölüm 13” gibi iflas türleri bireyler ve şirketler için farklı yapılandırma seçenekleri sunar. Türkiye’de bu sistemlerin birebir karşılığı bulunmasa da, benzer süreçler konkordato ve iflas erteleme gibi mekanizmalarla yürütülür.

  • İflas (Şirketler İçin): Ticari faaliyette bulunan bir kişi veya kurum, borçlarını ödeyemiyorsa iflas başvurusunda bulunabilir. Mahkeme, alacaklıların haklarını gözeterek bu süreci yönetir.

  • Konkordato: Borçlarını ödemekte zorlanan işletmeler veya tacirler, mahkemeden bir ödeme planı talep eder. Kabul edilirse, belli bir süre boyunca icra işlemleri durur ve borçlar yeniden yapılandırılır.

  • İflas Erteleme (Kaldırıldı): Daha önce uygulamada olan bu yöntem, şirketlerin borçlarını geçici olarak öteleyip faaliyetlerini sürdürmelerine olanak sağlıyordu. Ancak kötüye kullanımı nedeniyle artık yürürlükte değildir.

İflasın Sonuçları ve Uzun Vadeli Etkileri

BENZER  Kredi Kartı Borcundan Kaçınmanın 5 Etkili Yolu

İflas etmek, tüm borçlarınızın hemen silineceği anlamına gelmez. Varlıklarınıza el konulabilir, iş hayatınız etkilenebilir ve en önemlisi kredi siciliniz uzun yıllar boyunca olumsuz etkilenir. Bankalar size yeni kredi verirken çok daha temkinli davranır, yüksek faiz oranlarıyla karşılaşabilirsiniz ya da krediye hiç erişemeyebilirsiniz.

Kredi sicilinizde bu kayıt en az 5 yıl, bazı durumlarda ise 10 yıla kadar kalabilir. Ayrıca bu süreçte mal varlığınızı kaybetme riskiyle karşı karşıya kalabilirsiniz. Bu yüzden iflas kararı almadan önce mutlaka bir mali danışman ya da avukatla görüşün.

İflas Yerine Ne Yapabilirsiniz?

  • Borcunuzu yapılandırmayı deneyin. Bankalarla görüşerek taksit sayısını artırabilir veya geçici ödemesiz dönem talep edebilirsiniz.

  • Bir uzmandan destek alın. Türkiye’de faaliyet gösteren bazı tüketici dernekleri ve avukatlık ofisleri bu konuda danışmanlık sunuyor.

  • Tasarruf yaparak giderleri azaltın. Geliriniz borçlarınızı karşılamaya yetmiyorsa, yaşam standartlarınızı geçici olarak düşürmek gerekebilir.

  • Ek gelir kaynakları yaratın. Freelance işler, ek mesai veya becerilerinizi gelire dönüştürebileceğiniz girişimler borcunuzu hafifletebilir.

İflas elbette bir çıkış yolu olabilir; ancak birçok kapı kapanmadan bu yola girmek uzun vadede daha büyük zararlara neden olabilir. Unutmayın, borç yönetimi sabır, planlama ve kararlılık gerektirir.