“Al ve tut” stratejisi, yatırım dünyasında sıkça duyduğumuz temel bir ilkedir. Ancak bu, elinizdeki yatırımları sonsuza dek saklamanız gerektiği anlamına gelmez. Hayat değişir, hedefler evrilir ve finansal tercihler de zamanla şekil değiştirmelidir. Peki, yatırımınızı elinizde tutmanız mı yoksa satmanız mı gerektiğini nasıl anlayacaksınız? İşte yatırım portföyünüzü gözden geçirmeniz için dört geçerli neden ve dikkat etmeniz gereken üç yanlış karar sebebi.

Yatırımınızı Gözden Geçirmeniz İçin 4 İyi Neden

1. Hayatınızda Büyük Bir Değişiklik Olduysa

Evlilik, boşanma, çocuk sahibi olma ya da şehir değişikliği gibi yaşam olayları, finansal hedeflerinizi ve risk toleransınızı da etkileyebilir. Örneğin, artık bir çocuğunuz varsa tatil evi almak yerine, çocuğunuzun eğitimi için yatırım yapmak öncelikli hale gelebilir. Bu gibi durumlarda, mevcut yatırım portföyünüzü ihtiyaçlarınıza göre yeniden şekillendirmelisiniz.

2. Zaman Ufkunuz Değiştiyse

Özellikle emekliliğe yaklaştıkça, anapara korumasına daha fazla önem vermeye başlayabilirsiniz. Ancak bu, tüm paranızı sabit getirili araçlara yatırmanız gerektiği anlamına gelmez. Türkiye’de insanlar 80’li yaşlara kadar aktif bir yaşam sürdürebiliyor. Bu nedenle, portföyünüzde büyüme potansiyeli olan varlıklara da bir miktar yer vermek uzun vadeli finansal güvenliğiniz için önemlidir.

3. Portföyünüz Dengeden Saptıysa

Bazı yatırım araçları diğerlerinden daha hızlı yükselip düşebilir. Eğer portföyünüzdeki herhangi bir varlık sınıfı, orijinal hedef dağılımınıza göre %5 veya daha fazla sapma gösterdiyse, yeniden dengeleme zamanı gelmiş demektir. Örneğin, son bir yılda hisse senedi ağırlığınız %60’tan %70’e çıktıysa, bir kısmını satarak tahvil ya da mevduata yönlendirmek hem riski azaltır hem de kazancı realize etmenizi sağlar.

4. Risk Toleransınız Değiştiyse

Yatırımlar bazen geceleri uykunuzu kaçırabilir. Eğer dalgalanmalar sizi fazla strese sokuyorsa, risk profilinize göre portföyünüzü gözden geçirmeniz mantıklı olacaktır. Ancak en riskli yatırımları bir anda satmak yerine, dengeli bir şekilde varlık dağılımınızı değiştirin. Örneğin, %70 hisse senedi ağırlıklı bir portföyü, kademeli olarak %50 hisse senedi – %50 sabit getirili araçlara indirebilirsiniz.

BENZER  Finansal Emeklilik 101: 40’lı Yaşlarda Yapmanız Gerekenler

Yatırımlarınızı Değiştirmeniz İçin 3 Kötü Neden

1. Kısa Vadeli Düşüşlerden Korkmak

Yatırımlar her zaman istikrarlı getiri sunmaz. Özellikle hisse senetleri, kısa vadede dalgalanabilir. Bu tür düşüşlerde panikle satış yapmak, zararı kesinleştirir ve uzun vadeli kazanç potansiyelini kaçırmanıza neden olur. Türkiye’de BIST 100 endeksine uzun vadede yatırım yapan yatırımcılar, kısa vadeli düşüşleri atlatarak ciddi kazançlar elde edebilmiştir.

2. Sadece Son Dönemde Yükseldiği İçin Bir Yatırımı Almak

Popüler yatırımlar genellikle zaten yüksek fiyattan işlem görmektedir. Özellikle sosyal medyada sıkça konuşulan hisseler ya da kripto paralar bu gruba girer. Bu tür yatırımlar cazip gelse de, yüksek fiyattan alım yapmak, ileride zarar etme riskinizi artırır. Değerine inandığınız bir varlık varsa, acele etmeden uygun bir fiyat seviyesini bekleyin.

3. Başkalarının Tavsiyesiyle Yatırım Yapmak

Arkadaşınız, bir akrabanız veya televizyon yorumcusu bir yatırım tavsiyesinde bulundu diye hemen alım-satım yapmak mantıklı olmayabilir. Bu kişi sizin finansal durumunuzu, hedeflerinizi ya da risk toleransınızı bilmez. Ayrıca, duyduğunuz tavsiye çoktan fiyatlara yansımış olabilir. Bu yüzden, yatırım kararlarınızı kendi analizlerinize ya da güvenilir bir finansal danışmanın önerilerine göre verin.

Sonuç: Sabırlı ve Bilinçli Olun

Yatırım, duygularla değil, planla yapılması gereken bir süreçtir. Her gün portföyünüzü kontrol etmek yerine, yılda bir veya iki kez varlık dağılımınızı gözden geçirip mantıklı adımlar atmak genellikle daha faydalı sonuçlar doğurur. Unutmayın: Hızlı hareket eden değil, planlı ilerleyen yatırımcı uzun vadede kazanır.