Girişimci denildiğinde çoğu kişinin aklına teknoloji dünyasındaki yenilikçiler gelir, ancak bu tanım çok daha geniştir. İstanbul’da bir üçüncü nesil kahve dükkanı açan genç ya da Gaziantep’te geleneksel tatları modern sunumla birleştiren biri de girişimcidir. Peki iyi bir girişimci olmak için sadece bir fikir yeter mi? Elbette hayır. Başarılı girişimcilerin çoğunda ortak bazı özellikler bulunur. Gelin, bu özelliklere birlikte bakalım.

Liderlik Olmadan Olmaz

İyi bir girişimci aynı zamanda doğal bir liderdir. Bu, doğuştan gelen bir yetenek olabilir ama zamanla da geliştirilebilir. Arkadaş çevrenizde ya da önceki iş deneyimlerinizde insanlar size fikir danışıyor muydu? Ekip çalışmasında yönlendiren kişi genellikle siz miydiniz?

İletişimi güçlü, özgüveni yüksek, çözüm odaklı ve motive edici biriyseniz, zaten bir liderin en temel özelliklerine sahipsiniz demektir. Çünkü bir işletmeyi ayağa kaldırmak kadar, bir ekibi bir arada tutmak da liderlik becerileri gerektirir.

İşine Aşık Olmak Şart

Türkiye’de girişimcilik yolculuğu sabır ve bağlılık ister. Günün 12-14 saati işinizle meşgul olmanız gerekebilir. Eğer yaptığınız işi sevmiyorsanız, bu tempo kısa sürede sizi yorabilir.

Bir girişimcinin işine tutkuyla bağlanması, hem zorluklarla daha kolay baş etmesini sağlar hem de çevresine ilham verir. Örneğin, kendi üretimini yaparak doğal sabun markası kuran bir girişimci, işini sadece ticaret olarak değil, aynı zamanda bir yaşam tarzı olarak gördüğünde başarıya ulaşması çok daha olasıdır.

Azim ve Direnç Hayati Öneme Sahiptir

Yeni bir iş kurarken işler her zaman planladığınız gibi gitmez. Maliyetler artabilir, tedarik sorunları yaşanabilir, beklenen satış gelmeyebilir. Ama azimli bir girişimci, bu engellere rağmen yoluna devam eder.

Kimi zaman başarısız olursunuz, ancak asıl mesele buradan nasıl kalktığınızdır. Hatalardan ders çıkarıp yoluna devam edenler, sonunda başarılı olanlardır. Türkiye’de birçok başarılı girişimci, ilk işinden değil, ikinci ya da üçüncü denemesinde başarıya ulaşmıştır.

Risk Almadan Başarı Gelmez

Girişimcilik riskle iç içedir. Maddi riskin yanı sıra, zaman, emek ve sosyal hayatınız da bu yolculukta büyük fedakarlıklar gerektirir.

Ancak başarılı girişimciler, riskin ne zaman alınması gerektiğini bilir. Plansız hareket etmezler, ama kararsız da kalmazlar. Fırsatları değerlendirir, gerektiğinde cesur adımlar atmaktan çekinmezler.

Özellikle Türkiye gibi ekonomik dalgalanmaların sık yaşandığı bir ülkede, hızlı karar alabilen ve değişen şartlara uyum sağlayabilen girişimciler bir adım öndedir.

Başarısızlıkla Barışık Olmak

Girişimciliğin doğasında başarısızlık ihtimali vardır. Her fikir tutmayabilir. Önemli olan, bu durumu kişisel bir yenilgi olarak değil, öğrenme fırsatı olarak görmek.

Türkiye’de hala “başarısızlık” üzerine olumsuz bir algı olsa da, girişimciler bu kültürü dönüştürmeye başladı. Bir iş tutmadığında, yeniden deneyen, yeni stratejiler geliştiren kişiler uzun vadede fark yaratıyor. Çünkü en sağlam başarılar, en çok tökezleyenlerden gelir.