Gayrimenkul ve Kişisel Finans

Düşük gelirli olmak, ev sahibi olma hayalinizden vazgeçmeniz gerektiği anlamına gelmez. Aslında, kredi çekip çekemeyeceğinizi belirleyen şey sadece gelir düzeyiniz değil, aynı zamanda mevcut borçlarınız, kredi notunuz ve ödeme kapasitenizdir. Türkiye’de özellikle dar gelirli bireyler için konut kredisine ulaşmak zor olsa da, dikkatli planlama ve doğru adımlarla bu süreç yönetilebilir.

Krediye Uygunluk: Gelir ve Borç Oranı Önemli

Bankalar konut kredisi verirken iki temel orana bakar: kredi notunuz ve aylık gelirinizin borçlarınıza oranı (borç-gelir oranı). Kısaca, kazandığınız paranın ne kadarlık kısmı mevcut borçlara gidiyor? Türkiye’de bankalar genellikle aylık kredi taksitlerinin hane gelirinin %40-50’sini geçmemesini ister. Örneğin, aylık toplam geliriniz 20.000 TL ise, bankalar genellikle size 8.000-10.000 TL arasında bir taksit sınırı koyar. Ancak bu hesaplamaya mevcut kredi kartı borçlarınız, ihtiyaç kredileriniz veya araç kredileriniz de dahil edilir. Bu nedenle konut kredisine başvurmadan önce diğer borçlarınızı minimuma indirmek size büyük avantaj sağlar.

Az Borçlan, Rahat Yaşa

Konut kredisi alırken çoğu kişinin düştüğü hata, gelirin son kuruşuna kadar borçlanmaktır. Oysa aylık ödemelerinizi biraz daha düşük tutmak, ekonomik dalgalanmalara ve beklenmedik giderlere karşı sizi korur. Örneğin, 20.000 TL geliriniz varsa ve kredi kartı gibi aylık 2.000 TL civarında başka borcunuz varsa, en fazla 6.000-7.000 TL arasında bir taksitle ev almanız uzun vadede daha sağlıklı olur. Bu durumda daha küçük ya da daha az merkezi bir bölgede ev tercih etmek, krediye daha rahat ulaşmanızı sağlar.

Ortak Gelirle Kredi Limiti Artar

Geliriniz tek başına yeterli değilse, konut kredisine eşiniz, ailenizden biri ya da birlikte ev almayı planladığınız bir arkadaşınızla ortak başvurabilirsiniz. Bankalar, her iki kişinin gelirini toplayarak değerlendirme yapar. Ancak dikkat etmeniz gereken bir konu var: Ortak borçlu da sizinle birlikte krediden sorumlu olur. Dolayısıyla bu kişinin düzenli gelire ve sağlam bir kredi geçmişine sahip olması gerekir.

BENZER  Çift Olarak Ortak Hesap Açmalı mıyız?

Daha Küçük Başla, Zamanla Genişle

İlk evinizi alırken “hemen en iyisi olsun” diye düşünmeyin. Özellikle düşük gelirle ev alıyorsanız, sıfır daireler ya da lüks projeler yerine, biraz tadilat gerektiren ama oturulabilir durumdaki ikinci el evlere yönelmeniz daha mantıklı olur. Hem peşinat daha az olur hem de kredi tutarınız düşer. Üstelik, zamanla yaptığınız küçük iyileştirmelerle evinizin değerini artırabilir, ileride daha büyük bir eve geçmek için elinizde iyi bir sermaye yaratabilirsiniz.

Sonuç Olarak:

Konut sahibi olmak için yüksek gelir şart değil; önemli olan gelirinizle orantılı, mantıklı bir bütçe planlaması yapmak. Borçlarınızı azaltarak, gerekirse güvendiğiniz biriyle ortak olarak başvurarak ve mütevazı bir başlangıç yaparak siz de ev sahibi olabilirsiniz.